Türkiye sıcak yaz günlerini yaşıyor. İstanbul Aydın Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi İndrani Kalkan, yaz aylarında nasıl beslenmemiz gerektiğini, yaş aralığına göre su tüketiminin önemini ve sıcak havalarda risk taşıyan grupları açıkladı. Dr. Kalkan’a göre susamayı beklemeden su içmek gerekiyor. Kalkan, “Susadıysanız dehidratasyon (su kaybı) başlamış demektir” ifadelerini kullandı.
Yaz mevsimi, sıcaklığıyla kendisini hissettirmeye başladı. Temmuz ayının başlamasıyla sıcaklıklarda yükselişler öngörülüyor. İstanbul Aydın Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi İndrani Kalkan, yaz aylarında nasıl beslenmemiz gerektiğini, su tüketiminin önemini ve risk gruplarını açıkladı. Dr. Kalkan özellikle diyabet hastalarının su tüketimine dikkat etmelerini öneriyor.
“Su yetersizliği hiperglisemi riskini arttırır”
Yüksek hava sıcaklıklarında çocuklar, gebe kadınlar ve yaşlı bireylerin yüksek riskli grupta olduğunu belirten Dr. Indrani Kalkan özellikle hipertansiyon, böbrek rahatsızlığı ve diyabet hastalığı olan bireylerin su tüketimine dikkat etmeleri gerektiğini söyledi. Kalkan, “Su yetersizliği hiperglisemi (yüksek şeker) riskini arttırır” ifadelerini kullandı.
“Yüksek lif içeren besinleri tercih edin”
Sıcak havalarda fazla tuzlu ve proteinli besinler tüketildiğinde terleme ve idrarla sıvı kaybının artacağı uyarısında bulunan Dr. Kalkan beslenme önerilerini, “Yaz mevsimine özgü olan sebze meyve tüketimi her gün 2-3 porsiyon şeklinde tüketilmelidir. Kahvaltı öğünü metabolizmayı hızlandırdığı için atlanmamalıdır, rafine şeker dediğimiz basit karbonhidratlardan uzak durulmalı, Tam tahıllı denilen yüksek lif içeren karmaşık karbonhidrat grubu tüketimi yeterli olmalıdır, her gün 2-3 porsiyon şeklinde süt, yoğurt tüketiminin yanında yeterli protein alımı yumurta, et, balık, tavuk grubundan sağlanmalıdır, bitkisel protein değeri yüksek mercimek, nohut gibi baklagil grubundan haftada 2 kez tüketilmelidir” dedi.
“Su ihtiyacı yaşa göre değişiklik gösteriyor”
Su ihtiyacının yaşa göre değişiklik göstereceğini ifade eden İndrani Kalkan, “Vücutta bulunan su miktarı yaş, cinsiyet ve vücut kompozisyonuna (yağ ve kas dokusu miktarı) göre bireysel farklılıklar gösterir. Toplam vücut su içeriği yaş ile birlikte hücre dışı sıvı azalışına bağlı olarak azalmaktadır.Emzirme döneminde ise sıvı tüketimi günlük ihtiyaca ek olarak 700-1000 mililitre arttırılmalıdır” dedi. “Su içmek için susamak gerekmez” diyen Dr. Kalkan, “Susama hissi gelmişse vücut dehidrate (susuz kalmaya) olmaya başlamış demektir. Aşırı su tüketimi vücutta mineral ve vitamin kaybına neden olduğu için, bu durumdan sakınılmalıdır” şeklinde konuştu.